Tag Archives: ki

Bence sen de şimdi herkes gibisin

gözlerim gözünde aşkı seçmiyoronlardan kalbime sevda geçmiyorben yordum ruhumu biraz da sen yorÇünkü bence şimdi herkes gibisin yolunu beklerken daha dün gecekaçıyorum bugün senden gizlicekalbime baktım da işte iyiceanladım ki sen de herkes gibisin büsbütün unuttum seni eminimmaziye karıştı şimdi yeminimkalbimde senin için yok bile kinimbence sen de şimdi herkes gibisin 334 (1918) –yaz– kadıköy

Yaşamaya Dair-2

diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, yani, beyaz masadan bir daha kalkmamak ihtimali de var. duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini biz yene de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına, hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden, yahut da yine sabırsızlıkla bekleyeceğiz en son ajans haberlerini. diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için, diyelim ki, cephedeyiz. daha… Read More »

Onun Doğuşu ve Demirhane Bacası

demirhane bacası ki yağmurda ümitsiz ve müntekim dururdu. ve rüzgâr ki kendini kaldırıp kaldırıp demirhane bacasına vururdu. ve siyah bir yelken gibi gece rüzgârdayken, sahip değilken ağaçlar dallarına, kuşlar kanatlarına, ve çekerken karanlıktan yıldırımları toprak, insanlar ve âletler bırakıp kaldırımları derin uykulardayken bir zemin katında bir çocuk doğdu. yıldızlar teker teker deste deste yandılar. yıldızlar,… Read More »

Nereden Gelip Nereye Gidiyoruz

başlangıç nereden gelip nereye gidiyoruz?belimizi doğrultup kalktığımızdan beri iki ayak üstüne,kolumuzu bir sopa boyu uzattığımızdan beri,taşı yonttuğumuzdan beri yıkan da yaratan da bizizyıkan da yaratan da biziz bu güzelim, bu yaşanası dünyada.nereden gelip nereye gidiyoruz?arkamızda kalan yollarda ayak izlerimiz kanlı,arkamızda kalan yollarda ulu uyumları ellerimizin, aklımızın,yüreğimizin,toprakta, taşta, tunçta, tuvalde, çelikte ve plastikte.nereden gelip nereye gidiyoruz?kanlı… Read More »

Merhaba Çocuklar

nâzım, ne mutlu sana cân ü gönülden, ferah ve emin, «merhaba,» diyebildin. sene 940. aylardan temmuz. ayın ilk perşembesi günlerden. saat : 9. mektuplarınıza böyle mufassal tarih atın. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki en kalın kitaptan çok yazısı var : ayın, günün ve saatın. merhaba, çocuklar. bir geniş bir büyük «merhaba» demek, sonra bitirmeden sözümü… Read More »

Kemal Tahire Mektup

«malatya» diyorum, senin çatık kaşlarından başka bir şey gelmiyor aklıma. bursada kaplıcalar amasyada elma diyarbakırda karpuz ve akrep. fakat senin oranın, malatyanın nesi meşhurdur, yemişlerinden ve böceklerinden hangisi, suyu mu, havası mı? düşün ki hapisanesi hakkında bile fikrim yok. yalnız : bir oda, bir tek penceresi var : çok yüksek olan tavana yakın. sen ordasın… Read More »