Leylim Leylim

By | June 27, 2009

leylim leylim, dünyamızın yarısı
al-yeşil bahar,
yarısı kar olanda,
gene kavim-kardaş, can-cana düşman,
gene yediboğum akrep, sarı engerek,
alnımızın aklığında puşt işi zulüm
ve canım yarı geceler,
Çift kanat kapılarına karşı darağaçları
mapushanede çeşme
yandan akar olanda,
gelmiş, yoklamış ecel,
kaburgam arasından,
yoklasın hele..

Çağıdır can dayanmaz,
Çağıdır, en çalat, en ası
cehennem koncası memelerinin.

Çağıdır, kırk gün kırk gece
kolların boynuma kemend
ne canım, kötüye inat.
vaaah ki ne desem?
kurşunları namluya sürülü,
İkelleri kan,
devriyeler uykumuzu yıkar olanda
alır yüreğim:

yankın yasak, aynalara.
İnemem, bahçanda talan,
tam, boş yanı bu derim, namussuzun
tam, bıçağım cehennem gibi güzelken
aklıma düşüyorsun,
ellerim arık..
bilmiş bütün zulalar
eğri hançer, kara mavzer, kan pusu
ve insan düşünün o en orospu,
o en ayıp, frengili yemişi
Çıldırtılmış uranyum,
bilmiş,
bilsinler,
sana nasıl yandığımı
uuuyyy gelin..
İşte kan tutmuş korsanlar,
haramla beslenmiş, azgın,
düzmece peygamberler
ve cüceleri,
ve iğdiş ve aptal kölelerine karşı
İşte bir kez daha, bu can bendeyken,
deli divanenim işte,
uuuyyy gelin..

bu yasaklar firavun kalıntısı,
yoksun akdan karadan,
gizline, canevine kurulu faklar,
gün ola, umut kesip korkunç yetinden
murdar tutkusuna dünyasızlığın,
gün ola, düşesin bekler.
düşme, ölürüm.
gözlerinden gözlerinden olurum
leylim leylim, ayvalar nar olanda,
sen bana yar olanda,
belalı başımıza
dünyalar dar olanda..

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *