Aarhus

By | June 27, 2009

“tıpkı gözlerinden akan yaş gibi,
bir akşam üstü aarhusda yürümek.”

aynı senin gidişinde olduğu gibi,
kâh doluyor, kâh boşalıyor sokaklar.
aldırmıyorum yağmura,
.ve rüzgara,
yürüyorum ardıma bakmadan.
hâlâ zamanında gelmiyor,
belediyenin sarı otobüsleri.
ve her zamankinden daha soğuk,
güleç şehrin,
sonradan görmeleri..

bu arada hava da buz gibi,
3-5 derece sıcaklık vardı,
seninle birlikte o da gitti..
ve kıyılarını dantellediğin mendili,
yine evde unutmuşum.
yine unutmuşum gittiğini..
sen varmışın gibi konuşuyorum
kuşlarla,
ve sorularım yanıtsız
birer haykırış,
gün batımında yankılanan.

moesgaarda gittim geçen gün,
bulurum ümidiyle,
seninle kaybolan,
ve adını koyamadığım
duyguları..
gravballermanin yanında,
bir çeyrek saatte ben bekledim..
beklenilecekse onun gibi,
sırlara kapı açıp beklemeli,
gelmeyeceğini bile bile.

bir hatıra bırakmadığın,
hiç uğramadığın,
bir yer bilsem,
gözyaşlarımı salıvereceğim..
biliyorum,
hıçkırıklara boğulacağım,
tren istasyonunda,
ve bir daha asla,
dönmemek üzere..
ayrılacağım senden,
ve aarhustan..

“tıpkı gözlerinden akan yaş gibi,
bir akşam üstü aarhusda yürümek.”

ic3 treniyle son sürat kaçıyorum,
uzaklara..
ben mi kaçıyorum,
beni mi öldürüyorum?,
bilemiyorum..
bildiğim bir şey varsa;
sahil şeridi boyunca
ayrılık şarkıları
söyleyen, martıları,
kıskanıyor olduğum.

hostes halimden anlar gibi..
bir ihtiyacımın olup
olmadığını soruyor..
tam martıları ağlatacağımı
düşünürken, ben ağlıyorum..
hayır, gazete almak istemiyorum,
meşrubat da istemiyorum..
meyve suyuda..
hostes anlamsız bakmakta,
gözlerimin içine..
boşver hostes hanım,
seni sevenler de gitse,
boşver.
doğduğun yerleri terketme,
yapma hostes, intihar etme..

avuntu olsaydı anılar,
ağlamazdım bu kadar..
bir hasret mehtabı süzülür düşümde,
aradığım gözlerinin resminde..
kalbimde sen, hayalinse.. ellerimde,
ellerim kanlı,
dokunamam artık sana.
haramsın bana, siyah geceler kadar..
rüyamda bile yasaksın.
bakamam sana..

nasıl unuturum seni,
nasıl unuturum gözlerini..
nasıl unuturum aarhusu?
nasıl?
nasıl?

“tıpkı gözlerinden akan yaş gibi,
bir akşam üstü arhusda yürümek.”

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *