Tag Archives: er

Müzmin bir şaire

bir beyaz rustan kapmışbir tepebaşı otelinde Şiirigayrı ne permanganat ne antibiyotikbir akıntıdır gidiyor sittin senedirgözünden yaş geliyor su dökerken bile belini doğrultmak için türk ŞiirininÇekiyormuş bu çekilmez çileyi,yoksa çaldığı gibi başından büyük bir taşakırarmış çoktanpelikan marka dolma kalemini bakarak bu Çağdaş ve de cardaş Şairehiç de zührevi değilmiş meğer zühre! (rengahenk)

Yau

elektrikler söndü dün gece, zorbela toplayıp satrancın taşlarını m e c b u r e n yattık simsiyah kediler gibi dolaşıyor koğuşta uyuyan dostların nefesleri. d o l a Ş s i n l a r azıcık ! tam ben de eve doğru açılıyordum Şıpırdatmadan hiç kürekleri, yanmaz mı o tepemdeki yüz mumluk ışık! bir… Read More »

Korkunç Güzel

bu el titremesi kadeh tutarken bu yaşta nasıl koyuyor insana orhan gibi vaktinde gitmek varken değer mi oyalanmana rakıdan tütünden beter alışık olduğumuz korkunç güzel bir şey var tutmuş bırakmaz bizi bir sıkımlık Çanımız çıkana kadar.

Sarhoş bir kadın baladı

kac ıckı daha ne agır bır ısalkol ırgatlıgı bardakta ruj ızıgozlerının mavısı akında erımıstutun sarısına donuyor benzısehvetın durtusu sevıs sevıs sevıs icındekı col cok daha genısnasıl bır susamak ıcebılse denızıagzını bulamıyor nerede kaybetmısoysa yutabılır erkeklıgınızısehvetın durtusu sevıs sevıs sevıs (ayrilik sevdaya dahil)

Ben Ölürsem Akşamüstü Ölürüm

ben ölürsem akşamüstü ölürüm Şehre simsiyah bir kar yağar yollar kalbimle örtülür parmaklarımın arasından gecenin geldiğini görürüm ben ölürsem akşamüstü ölürüm Çocuklar sinemaya gider yüzümü bir çiçeğe gömüp ağlamak gibi isterim derinden bir tren geçer ben ölürsem akşamüstü ölürüm alıp başımı gitmek isterim bir akam bir kente girerim kayısı ağaçları arasından gidip denize bakarım bir… Read More »

Noktada Zaman

gönül kurşun yemiş yaralı ceylandöndüğü noktadan bin yıl uzaktayürek ateş düşmüş kuru bir harmanyandığı noktadan bin yıl uzakta ne nisan bozulur, ne düşer tetikzaman kanlı tezgah,acılar mekikumut yavrusun yitiren keklikkonduğu noktadan bin yıl uzakta Şans ne ki? bir doğar,ölür bin kereen güzel arzular kalır mahşeresevginin meyvesi dalındanİndiği noktadan bin yıl uzakta Çıkar oyunbazlar ikbal katınatepeler… Read More »