Tag Archives: senin

Yine Memleketim Üstüne Söylenmiştir

memleketim, memleketim, memleketim, ne kasketim kaldı senin ora işi ne yollarını taşımış ayakkabım, son mintanın da sırtımda paralandı çoktan, şile bezindendi. sen şimdi yalnız saçımın akında, enfarktında yüreğimin, alnımın çizgilerindesin memleketim, memleketim, memleketim…

Güzele

dün gece senin küçücük elinle yalnız yattık yalnız senin küçücük elinle yalnızlık kandilli ilkokulu kadar kalabalık zilleri çaldığında düşlerinin sınıfların kapıları ardına kadar açık gökyüzünün, denizin, toprağın, hayalle, emeğin haklı sınıfları belki de baskın korkusuyla vefasız, akıntıya atılan kitaplar varya onlardan Öğrenmiş marxı, gümüş balıkları ve belki de onun için o kadar, o kadar aydınlık… Read More »

Ağustos Çıkmazı

beni koyup koyup gitme, nolursun durduğun yerde dur kendini martılarla bir tutma senin kanatların yok düşersin yorulursun beni koyup koyup gitme, nolursun bir deniz kıyısında otur gemiler sensiz gitsin bırak herkes gibi yaşasana sen İşine gücüne baksana evlenirsin, çocuğun olur beni koyup koyup gitme, nolursun

Tarz-i Kadim

-babam sair bedri ilhana …- olmuyor neyleyim olmuyor velinimetim efendim olmuyor yirminci asirda tarz-i kadim uzre gazeller soylemek besiktasa yakin hanesi yerle yeksan oldu nedimin baki o enis-i dilden bir yahya kemal kaldi hal-i hazirda ayiptir efendim ic bade guzel sev demek var ise akl-u suurun ayiptir bu zamanda yardeyip yar isitmek kivilcimlar kaymali insanlarim… Read More »

Rüzgar Gülü

onumden cekilirsen istanbul gorunecek nerede oldugumu bilecegim sisler utanacak egilecek agzinin ucundan opecegim sacina kalbimi takacagim avcunda bir siir buyuyecek nerede oldugumu bilecegim bu ciplak geceler yok mu bu plak boyle aglamiyor mu camlari kirmak isten degil delirecek miyim neyim kirpiklerimden misra dokuluyor kenyada simsiyah yalnizim yoksul bir silepte gemiciyim malezyada yuk bekliyorum onumden cekilirsen… Read More »

İstanbul Ağrısı

kanatlari parca parca bu agustos geceleri yildizlar kaynarken sangir sungur ayaklarimin dibine dokulen sen eger yine istanbulsan yine kan kopuklu cehennem sarmasiklari buyutecegim pancak pancak siirler tukurecegim demek yine ben limandaki direkler ormaninda butun bandiralar ayaklaniyor kapi onlerinde boyunlarini bukmus tek tek kafiyeler yahudi sokaklarini aydinlatan telaviv sarkilari mavi asfaltlara cokmus diz bagliyor eger sen… Read More »