Tag Archives: iz

Yaşamaya Dair-2

diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, yani, beyaz masadan bir daha kalkmamak ihtimali de var. duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini biz yene de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına, hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden, yahut da yine sabırsızlıkla bekleyeceğiz en son ajans haberlerini. diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için, diyelim ki, cephedeyiz. daha… Read More »

Elde Var Hüzün

söyleşir evvelce biz bu tenhalarda ziyade gülüsürdük pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının ne meseller söylenirdi mercan koz nargileler zamanlar değişti ayrılık girdi araya hicrana düştük bugün ah nerde gençliğimiz sahilde savruluşları başıboş dalgaların yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller elde var hüzün o şehrayin fakat çıkar mı akıldan çarkıfeleklerin renk renk geceye dağılması sırılsıklam aşık… Read More »

Bir gün mutlaka

bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel, düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz! bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! ey kaz kafalılar! ey sadrazam! sevgilim on sekizinde bir… Read More »

Otuzüç Kurşun – 4

Ölüm buyruğunu uyguladılar, mavi dağ dumanını ve uyur-uanık seher yelini kanlara buladılar. sonra oracıkta tüfek çattılar koynumuzu usul-usul yoklayıp aradılar, didik-didik ettiler kirmanşah dokuması al kuşağımı tespihimi, tabakamı alıp gittiler hpsi de armağandı acem elinden… kirveyiz, kadeşiz, kanla bağlıyoz karşıyaka köyleri, obalarıyla kız alıp vermişiz yüzyıllar boyu, komşuyuz yaka yakaya birbiine karışır tavuklarımız bilmezlikten değil,… Read More »