Tag Archives: hey

Yol Türküsü

alnımızda yanar gençliğin tacı yorgunluğun anasını satarız elimizde neşemizin kırbacı ufukları önümüze katarız göğsümüz kuvvetli , gönlümüz temiz tükenmez yolları tüketiriz biz ne saray,ne hamam,ne han isteriz nerde gün batarsa orda yatarız sabah burdaysak,akşam ordayız günlerin peşinde bir hovardayız bazı mısra gibi dudaklardayız bazı “kimsin” diye soran bulunmaz hey anam hey!yolcu yolunda gerek bazı altımızda… Read More »

Bu Zindan, Bu Kırgın, Bu Can Pazarı

gördüler yedi cihan, İn, cin, kaf dağının ardındakiler, kıtlık da kıran da olsa gördüler analar neler doğurur aman aman hey… dünyalar vardır elvan, bir su damlasında, bir kıl ucunda, meyvalar vardır, meyvalar, ağacı, omcası yok, sana vurgun, sana dost. beride kabilin murdar baltası ve kan değirmenleri, kader kahpesi. beride borazancıları o puşt ölümün, hazır, zilzurna… Read More »

Orhan Velinin Ardından

yıl bindokuzyüzkırkaltı ankarada Şükran lokantası, köşede bir masa masanın üstünde bir tabak tabakta marul salatası. bir sandalyede sen vardın orhan veli bir sandelyede ben, kadehlerimizde kulüp rakısı ve dudaklarımızda yarım kalmış mısralar hala gözlerimin önündedir o sarhoş gecenin hatırası Şimdi mahzun kaldı şiirlerin gittin “sereserpe” “hürriyete doğru” “kiitabe-i sengi mezarın” “altındağın rüyası” hey! koca orhan… Read More »

Kocareis

be hey kocareis,haydi gidelim artık, av zamanıdır. Çocuklar iş bekler,aş bekler, oturdun kaldın be reis. ne vardı bu kadar,içlenip kahredecek. bu ne sevdaymış öyle, seni böyle efkara gömecek. etme reis,yapma reis, gel artık kendine,ayağa kalk. yıllar oldu çöktün kaldın buraya, bilirim sevdalandın,ne sevdaydı o, vurdukmu tekneyi karadenize, kırıma kadar giderdik, Şarkı türkü söyleyerek. yüreğinde coşardı,karadenizin… Read More »