Tag Archives: ferman

Abbas

haydi abbas, vakit tamam; akşam diyordun işte oldu akşam. kur bakalım çilingir soframızı; dinsin artık bu kalp ağrısı. Şu ağacın gölgesinde olsun; tam kenarında havuzun. aya haber sal çıksın bu gece; görünsün söyle gönlümce. bas kırbacı sihirli seccadeye, göster hükmettiğini mesafeye ve zamana. katıp tozu dumanı, var git, böyle ferman etti cahit, al getir ilk… Read More »

Kır Güzeli

yokluğunun tescilidir, hayallerin teslimi. gözlerinden bellidir, sevgilerin gerçeği. gelmeyisin delilidir, sensiz geçen günlerin. fermanındır, dinletirsin, emrin olur kır güzeli. güzellerin en güzeli, kır güzeli, kır güzeli. Şu gönlümün tek çiçeği, kır güzeli, kır güzeli.

Rüstemo

modan yaylasına eşkin almadan maktela üzerinde sağımız karbeyaz Çermik dağları solumuz kan kırmızısı fırattır dört mevsim yeşildir orman ve toprak çetin baharları aşiretler iner dersim üstünden sürü otlatır. odunda kömürde pamukta gönlü bir akarsu gibi alıp götüren irzdan ve ekmekten yana bir kara sevdadır yeşil murattır ve bundan ötürü tutmuş dağları ve almış yürümüş sulardan… Read More »

Diyarbekir Kalesinden Notlar Ve Adiloş Bebenin Nin

1. varamaz elim ayvasına, narına can dayanmazken, kırar boynumu yürürüm. kurdun, kuşun bileceği hal değil, sormayın hiç laaaaal… kara ferman çıkadursun yollara, yarin bahçesi tarümar, kan eder perçem olancası bir tutam can, kadasına, belasına sunduğum, ben öleydim loooy… elim boş, ayağım pusu. bir ben bileceğim oysa ne afat sevdim. bir de ağzı var dili yok… Read More »