Category Archives: Yılmaz Odabaşı

Bir liseli silüeti

hayat hattında acemi tayfalardıkne avunduk sevinç müsvetteleriyleaşktan ikmale kaldık… bak her sabah bağıran yeni sabahaartık iklimler değişmiş, kuşlar da gitmiştenimde eski ateş, gözlerimde fer bitmiş heybetli dağlar arasındagöğümde yıldız yitmiş… senhalaanılarımınenbeyazyanısın sen buğulu bir camın ardından izlediğim hayatınyarısısınsen sağanakla gelen sabahlardaçok eski bir şarkının adısın… *daha adamlar şehirlere otomobillerlegeceler anılarla birlikte gelirsiluetin giderek uzaklaşır, düşler… Read More »

Dağınık Gazel

“eski güzel şeylerden değil, eni kötü şeylerden başlamak gerekir.” -walter benjamin- göç geçer geçer ayrılıklar baladı siyah bir orman olur gençliğimiz böze böyle pay kalır bize böyle pay kalır… * ağla sömürgem… belki dönemem oralarda usul usul talazlanan nelirlerde yaz kalır kış yanar, düş üşür yüreğimde ağlarım… gözyaşım beyaz kalır sonra askerler yeniden kuşatırlar aşınmış… Read More »

Kendine Benim İçin Bir Gül Ver

sensizlikle flört etmeyi sen değil sensizlik bilir sesi ses/sensizliği sensizlik bilir korkma, sana aşkı öğretmeyen kendinin ellerinden tuk! çok ağrımış kendinin, siyah ve ayaz kendinin hep avuttuğum düşler için bana bir gül ver… * bak, palandöken dağlarında karlar erimiş teknelerde kol kola bahar sulara inmiş dağlar için, sular için bana bir gül ver bir gül… Read More »

Yüzde Yüz/süzlük Yeni Bir Yüz Artık

“götürür uykulu atları onları çarmıhlar çıkmazına” -lorca- (artıktık artık): uğultuların artığıyız be çocuk spermlerin, rahim kanlarının, eski dolunayların kesilip yakılmış yapanıl ağaçların, susan dağların aldatılmış avuntuların, kirli lavaboların, anlaşılır günahların ezberlerin, “ilk”lerin, dinmeyen şehvetlerin ve kimsesiz özlemlerin, tanıdık kederlerin, zalim yenilgilerin apansız sevinçlerin, gündelik zaferlerin; -zaferler tiner gibi uçucu, yenilgiler kalıcıdır…- * bayat yenilgilerle tükürülmüş… Read More »

Yine Dağdır Dağ – I

“bir ölüm uzaklardan vurur yollara bizi bilge bir yalnızlığa serer hikayemizi kırık bir kkırlangıcı dağlara çeker beyaz kapanır bir ustura, dindirir öfkemizi…” -sefa kaplan- i fırlatmıştım kalbimi uzağa, en uzağa denk gelir de rastlar diye bir yıldıza yanılıp susturdum ağrımın çağrısını çağrımın köhnemiş ağrısını “aldırma!” dedim oğlum: yine dağdır dağ konup göçen kurdun kuşun rağmına… Read More »

Yine Dağdır Dağ -IV

yazılırken ayrılık kederlerin pasına yapayalnız yasına ölü dağlar rüyalarla sevişir sökülmüş düşlerin de çadırları neye yarar mezarlıklarda çigan? sussam artık yıllarca, bin yıllarca boğup ağrımın köhnemiş çağrısını konuşturmasam ben artık bu aşka koşturmasam! mezarlıklarda çigan… mezarlıklarda çigan…